hastanenin o bilindik kokusunun içinde bir garip rüzgar esiyor.
ben diyim poyraz, sen de karayel.
cengiz de kafayı yedi, dertleşecek kimsemiz kalmadı.
cengiz benim hayal ürünü arkadaşım. yoo hayır şizofren değilim.
cengiz ne diyor bunlar?
çok fazla ses var her yerde.
biz bu durumda nasıl duyalım birbirimizi?
sana sevgilim demek istiyorum ama dilim varmıyor.
ben de arada saçmalama hakkına sahibim.
yanımda oturan huysuz ve yaşlı adam da sahip.
sen de.
sigarayı azaltamadım bu arada.
ben onu bırakmak istiyorum ama o beni bırakmıyor, çok seviyor herhalde.
ulan sigara bile beni seviyor ama sen sevmiyorsun.
başıma bir ağrı giriyor tamda şu anda.
sen bilmezsin, migren bu. o da bırakmıyor peşimi.
ben sana bir gün evleneceğimizi söylesem çok gülersin değil mi?
ben de gülerim.
çünkü ben evliliğin e’sine tahammül edemeyen biri olarak sana evleneceğimizi söylüyorum.
bırak da güleyim.
hastanenin o bilindik kokusunun içinde bir garip rüzgar esiyor.
ben diyim poyraz, sen de karayel.
