konusuz.

saçma düzenek zaten bazen hayatın kendisi.
kendini ya olmak istemediğin yerde bulursun,
ya da olmak istediğin yerde hiç hazırlığın yok iken.
çoğu zaman ikinci seçenekle karşılaşırız.
çünkü hayat,
bizleri dımdızlak ortada bırakma konusunda üstün yetenekli ve kendisine bunu hobi edinmiştir.

söylesene, ne düşünürsün uykunu alamadan uyandığın sabahlarda
evden çıkmadan önce yaptığın zoraki kahvaltıda,
gelir miyim aklına mesela?

tiyatro tozum.
dünden kalan tekel poşetim
saçlarıma yapışan miras berem
kırılmış cam şişem
açık duran yatağım,
yazdığım en kötü yazım bu.
buğulu penceremde ki kuş,
salonda duran gazetede ki gündem.
mahallede ki çocuk sesleri,
banyodaki asılı ıslak havlum.

boşluk hissinin ne olduğunu anlıyorum şimdilerde.
noktadan sonra virgüllerde.
soğuk bi suda, yorgun bi gecede.

bir dolunayın parıltısını anlıyorum şimdilerde.
tülü aralık bi pencerede.
soğuk bi mermerde, ağrıyan dirseklerde.

nefesim sığmaz ciğerlerime
hıçkırıklarım dökülür ellerime
pınalarım tazecik koksun diye yaktığım sigaramın dumanı saçlarında
aklımda hep yüzün

sevemedim ben bu yolları
gidemediğim mesafelerim engel oldu ayaklarıma
kanayan dirseklerim yüzünü güldürdü bazı anlar
beklediğim taksiler hep mi sana?

bakma bana öyle
deme sen de yine çok sallanmış sokaklarda
tabiatım bu yalanım yok
gerçeklerim çok sevdamdan daha
büyük gönlüm hasretinden

korkma ki.
korkma ki sen varsın
ben olmadığım zamanlarda bile olsun derdin
ellerini tutmaktı güçlenmek
günlerim ardı arkası kesilmezdi sen gülerdin
ağlarken ben sen giderdin

Next Post

Fastfood'un Bilinmeyen Yüzü: Toplumun Mcdonaldlaştırılması

Cts Haz 13 , 2020
Hasbelkader’in birinci bölümünde Fastfood’un önlenemez yükselişini ve toplum üzerindeki zararlarını konuştuk. • Yemek yeme alışkanlığımız neden değişti? • Nasıl Mcdonaldlaştırıldık? • Mikrodalga fırın modern insan için oksijen mi zehir mi? • Peki şimdi ne olacak?

ÖNE ÇIKANLAR