tencereden allah çıkaran bosbomba patladığında
tire moru parşömenler yanıp ve yağıp üzerimize
güneye inemedik, bizi curnatalarına kattılar.
nasılsa geceye kan kadar yakışan mor kentsel yalanlar doğurdu
aykırı pencereleri kapatıp bileklere saplandı pankartlar,
barikatın ardı düne saygılı, dilimizde marşlar gam kadar kara
bu pro ve contra, bu üzerimize koşan toma
devlet kontrolünde thich quang’ın sararmamış beti ve benzini
güneye inemedik, bizi curnatalarına kattılar.
mavi örtüler ya da meç parçaları
bir tek şarkı halinde bulduğum kırık alçı anlıyor
kafamdan tel tel dökülen cüret
cayan ilk yorgunun kirpiklerinde sinematik tatava
ardımda doğum kontrol haplarından iyi bir toplum, basamakları sayıyor
alacak sevgilim
partizan hoşçakalı yıllardan elbet intikamını alacak
fallokrasiden, güğümden, mastürbatör hökümetlerden
belki bir süre yarına değemeyecek ellerinin kahrı ama
bana ayıp yaşamaklar sürecek.
